Thursday, December 25, 2008

Slm

Ya galiba bir önceki yazımı okuyan bir kaç kişi beni hamile zannetmiş :) Hayııııııııırrr ben tek kişiyim. Yalnış anlaşılmalara mahal vermeyelim arkadaşlar...

Monday, December 15, 2008

Başlık uyduramadım

Öğrencilik bitiyor sanırım. Son 1 dersim kaldı. Bir de tez. Sonrası belki bir iş belki bir kurs ama birşey. Hem seviniyorum artık rahatlayacağım diye hem de büyümek istemiyormuşum gibi bir his var içimde. Okul bitince otomatik yaş ta büyüyor sanki bir anda. :) Bu aralar bir siteden ingilizce ders alıyorum hergün. Çok eğlenceli geçiyor. Gerilediğimi düşünürken öyle olmadığını farkettim. Kendime haksızlık edip üzülüyordum unutuyorum diye. Meğerse hala iyiymişim :)Yarın ingilizce roman hikaye tarzı birkaç kitap alıp okumaya başlayacağım. İşte öyle...

Sakin, huzurlu, mutlu bir yaşantımız var eşimle. 2 kişi yaşamaya çok alıştım. Evde bir başkasının sesi olduğunda garip hissediyorum. Marketime gidiyorum arada bir. Çoğu zaman sipariş veriyorum, üşendiğimden :) Hava almak istediğimde meydana çıkıyorum, elime bir mısır alıyorum, dönüşte de taze taze meyve alıp eve dönüyorum. Artık yapılacak şeylerim kısıtlandığından yavaş yavaş kendimi anne olmaya alıştırmak istiyorum. Ama hala tam anlamıyla sindiremedim. Garip birşey bu. Daha senesini doldurmamış arkadaşlarımın çocukları oldu. Bu ne hız, bu nasıl bir karar anlamış değilim. Nasıl bir psikolojiyle karar veriyorlar acaba? Anne baba olmak fikrine alışmadan, iki kişi yaşayamadan neden bir üçünçüyü hayatlarına sokmak istiyorlar? Bu ne acele anlamadım. :) Zaten hayatının geri kalan kısmını çoluk çocuk torun torbayla geçireceksin. Bırak bari en azından 2 yıl yalnız ol. Özle, iste, sindir... Bunda aile toplum baskısı da var tabi. Çocuk olmadan tam anlamıyla aile olunamayacağını düşünen teyzeler var hala. Tabi teyzemin eline vermişler 16 da bebesini. Ömür boyu onla geçirmiş. Gözünü açmış eş olmuş, gözünü kapamış anne olmuş :) Bi daha da açamamış gözünü... Neyse hadi yeter bu kadar ben gider...